Çatı ve Cephe Sistemleri Dergisi 14. Sayı (Mayıs-Haziran 2008)

~ makale Cephe kaplamamalzemesiolarak Ahşapta Ortam Neminin Etkisi Öğr. Gör. Hakan ÜNALAN / Anadolu Üniversitesi Engelliler Entegre Yüksekokulu Yrd. Doç. Dr. Emrah GÖKALTUN / Anadolu Üniversitesi Mimarlık Bölümü apılarda nem ve su etkileri, yapı hasarları sorunları açısından oldukça önemli bir yere sahiptir. Çünkü nem ve suya karşı önlem alınmadığı takdirde, başlangıçta malzeme bünyesi ile sınırlı kalan hasar ve bozulma gibi sorunların ortaya çıkması kaçınılmaz olur. Söz konusu bu hasar ve bozulma oluşumları yapının ve yapım malzemesinin özelliklerine bağlı olarak da çok daha ileri boyutlara ulaşarak yapısal ve strüktürel tehlike oluşturacak gelişmelere varabilir. Yapı kabuğunun yapımında kullanılan hemen hemen tüm yapı malzemeleri az ya da çok gözenekli yapıları nedeniyle çevrelerindeki nemi, bünyelerine alma, depolama, iletme ve tekrar bünyelerinden dışarı atma özelliğine sahiptir. Ancak yapı malzemeleri katmanlar halinde bir araya getirildiğinde ise durum daha farklı olabilmekte ve kullanılan her malzemenin, farklı nem geçirgenlik özelliklerine sahip olması nedeniyle taşınan nem, bazı katmanlardan hızlı bir şekilde geçerken bazı nem geçirgenlik direnci yüksek katmanların önünde de birikebilmektedir. Bunun yanında, dış kabuk katmanlarında olağan şartlardaki nemin dışında, çevre şartlarının etkisi ile tasarım ve uygulama hatalarından dolayı 48 ÇAT&I CEPHE• MAYIS-HAZİRAN/ 2008 yoğuşma da oluşabilmektedir. Bunun sonucunda da yapı elemanının ya da yapı kabuğunun kendisinden beklenen performansı verememesi söz konusu olabilmektedir 11]. Nemin, yapı malzemelerine olan en önemli etkisi bozulma ile birlikte, malzemelerin ısıl performansına v.e ısı geçişine olan etkisi sayılabilir. Ortamdaki ve bileşen bünyesindeki nem, ayrıca kullanıcı konforu ile kullanıcı sağlığı üzerinde de etkili olmaktadır. Yapı malzemelerinde aşırı nem birikmesi veya doğrudan yoğuşma meydana gelmesi nedeniyle ıslanma/kuruma, donma/çözülme, yüzey kirlenmesi, biyolojik ve mikro organik etkiler gibi genelde olumsuz olaylar meydana gelmektedir. Malzeme içindeki nem geçişinin, malzemenin ve sistemin ısıl performansı üzerinde de önemli derecede etkisi söz konusu olmaktadır [1]. Bunun sonucunda da seçilen kaplama malzemelerinde ve dolayısıyla yapı kabuğunda daha hızlı bozulmalar meydana gelmektedir. Yapı malzemeleri içerisinde nem ve suya karşı en hassas malzemelerden birisi hiç şüphesiz ahşaptır. Ancak günümüzde geliştirilen çeşitli koruma yöntemleri ile ahşabı su ve nem gibi çeşitli dış etkenlere karşı korumak oldukça kolaylaşmıştır. Çeşitli koruyucu kimyasal maddelerin yardımıyla, ahşabın bünyesinin ya da sadece dış yüzeyinin, çeşitli etkilere karşı korunması mümkündür. Ahşabın bünyesine çeşitli yöntemlerle farklı özelliklere sahip kimyasalların entegre edilmesi, yani kısaca emprenye yöntemi, dış etkilere karşı en iyi ve en etkili çözümdür. Bu yöntem ile, ahşap malzeme uzun yıllar boyunca herhangi bir bakım gerektirmeden olumsuz etkenlere karşı korunur. Ülkemizde genellikle bina cephelerinde kullanılmakta olan ahşap malzemelerde, dış etkenlerden korunma amacıyla maliyeti düşük ve uygulaması kolay olduğu için genellikle yüzeysel koruyucular tercih edilir ve özelliklerine dikkat edilmeden bu yüzeysel koruyucularla ahşapta, su ve nem gibi dış etkenlere karşı bir koruma sağlanmaya çalışılır. Ahşap cephe kaplamalarında yüzeysel olarak uygulanan yöntemlerle ahşabı korumak gerçekte oldukça zordur. Çünkü kısa bir süre sonra ahşaba yüzeysel olarak uygulanmış olan bazı kimyasallar, koruyucu özelliklerini kaybedebilirler. Sonuçta da ahşapta başta çürüme olmak üzere bir takım bozulma ve hasarlarortaya çıkar.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=