Bursa Merinos AKM yük projelerin devreye girmesi ve teknolojinin gelişmesiyle bir iyileşmenin de yaşandığını söylemek gerek" diyor. "Paris veya Viyana'da kentin yüksek bir yerinden çatılara baktığınızda açılmış teraslar, mansard çatılar ve çatı pencereleri görürsünüz. Fakat bunlar genelde bitmiş çatılardır. Yani bir ek yapılmış olsa da bir dönem eki gibi yapılmıştır" ifadelerini kullanan Bozkurt, halbuki Türkiye'de neredeyse her binanın ek bir "uyduruğu" olduğunu vurguluyor. Bu sorunun, yönetim sisteminin doğurduğu sakatlıklardan kaynaklandığını söyleyen Cafer Bozkurt, bir çok ekleme yapıldığını, kat çıkıldığını hatırlatıyor ve bir anda bütün binaların üstünün kaotik bir hale geldiğini ifade ediyor. Türkiye'de çatıların dört dörtlük yapılamadığına da değinen Bozkurt şu yorumlarda bulunuyor: "Dört dörtlük çatı yapmak, çatının güzel olması veya iyi malzeme uygulamak anlamına gelmiyor. İş, binanın kurgusundan, tasarımından başlar. Geleneksel binaların hoş bitişleri vardır. Çünkü bir ustanın, bir zanaatkarın elinden çıkmışlardır. Mesela ustalar mahyanın nerede kırılacağını, nerede yükseleceğini bilirlerdi. Şimdiki ustaların ise pek işlerinin ehli oldukları söylenemez, çünkü basit geometriyi bile bilmiyorlar. Mimarlar için de aynı şey geçerli ..." Bina iyi kurgulanmalı "Türkiye'de teras çatıya karşı da olumsuz bir hava var. New York'ta çatıların yüzde 90'ı teras çatıdır. Hiç de akmazlar; Türkiye'deyse akarlar... O yüzden iş projenin iyi olmasından ve iyi kurgulanmasından başlıyor. Yani temelde geometrisi doğru başlayan bir bina yamuk yapılıp da çatıda gönyeleri kaçıyorsa, o zaman çatı zaten doğru dürüst oturmaz. Çatının doğru kurgulanıp, doğru üretilmesi lazım. İyi kurgulanmış bir binanın çatısı da iyi olur. Malzeme yönünden de son on beş yıldır o kadar güzel malzemeler piyasaya girdi ki biraz mimar olarak gayret gösterdiğin zaman her şey kendiliğinden iyi oluyor ..." Birçok binada aynı süslü cephelerle karşılaşıyoruz "Cephede de aynı şeyler geçerli. Mesleğe başladığım yıllarda binaların dış duvarları 13.5'Iik tuğla ile örülür, sıvanır ve boyanırdı. O boya da bir süre sonra yağmurdan akar, sıva yine ortaya çıkardı. Rutubetli binalardan geçilmezdi. 2 veya 3 milimetre kalınlığında camlar ve incecik doğramalar kullanılırdı. Daha sonraki yıllarda ise yalıtımın öneminin anlaşılması ve çıkan yasalarla ciddi bir gelişme kaydedildi. Bugünlerde yalıtımlı binalar yaygınlaştı. lsı yalıtımları 30 santimetreleri bile bulabiliyor. Tek cam kullanımı azaldı. Malzemeler de zenginleşti ve kaliteleri artmaya başladı. Malzemelerin zenginleşmesi ve kalitelerindeki artış düzgün projeleri ve binaları da beraberinde getirdi. Buna rağmen negatif gelişmeler de oldu. Sırıtan cephelerle de karşılaşıyoruz. İyi, kötü projelendirilmiş birçok binada aynı süslü cepheler var. Bu cephelerin çoğu da bir iki yıl sonra dökülmeye başlıyor. Ama her şeye rağmen son on beş yılda cephede kalite, iyi malzeMerinos Fabrikası me ve uygulamalarla, hatta iyi cephe yapmaya önem verme endişesiyle iyi olarakgelişti ... " Hazımlı binalar yapılırdı "Şehirleşmenin ve iç göçün olmadığı yıllarda 'hazımlı', 'adam' gibi binalar yapılırdı. Onlar hala, bakımsızlıktan yıpranmış olsalar da taş gibi duruyorlar. Fakat özellikle 60'Iı yıllardan 90'Iı yıllara kadar yapılan binalarda sorunlar oluştu. Malzeme yokluğu da en büyük etkenlerden birisiydi. Piyasalarda 1960'11 yıllarda beton çeliği sıkıntısı vardı, betonun kalitesi ise bugünkülere kıyasla çok düşüktü. Hatta demir olmadığından balkon demirlerinin sökülüp inşaatlarda kullanıldığı dönemleri bile hatırlıyorum. Türkiye'de üretici firmaların yatırımları neticesinde birçok malzemeyleson dönemde tanıştı ... " "Cephe firmaları malzemeleri detayda iyi kullanarak görevlerini yapıyorlar. Fakat cepheleri benzete benzete yapıyorlar. Bu arada yetersiz mimarların tembelliklerinden yararlandıkları da oluyor. Sonuçta bu şekilde ele alınan binalarda ortaya çıkan cepheler, mimarların değil cephe firmalarının tasarım ve uygulaması oluyor..." AVM cepheleri televizyon ekranı gibiler "Bina cephelerine asılan reklam panoları ve klima cihazları büyük bir görüntü kirliliği oluşturuyor. Mevcut yapılara sonradan ve tekil olarak uygulanan pratik çözümlü teknolojik ürünler yerine, yapı bütünü ele alınarak çözülen bütüncül sistemler uygulandığı zaÇATI & CEPHE•MART-NiSA/N2009 27
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=