Çatı ve Cephe Sistemleri Dergisi 21. Sayı (Temmuz-Ağustos 2009)

Tablo 1. Örtüaltı Elemanlarında 20 Yılda Beklenen Gelişmeler (ha) [2] Yıl Cam PE sera sera 1980 952,2 4071,7 1985 1101,1 8036,5 1990 2221,2 8421,9 1995 3185,9 11033,3 2000 3833,9 13208,3 2005 4624, 1 15335,3 2010 5414,3 17462,3 2015 6204,5 19589,3 2020 6994,7 21716,3 topraktan oluşan buharlaşma ile meydana gelen su buharı birimini uzaklaştırmak ve fotosentezde kullanılmış olan CO 2 'i tekrar yerine koymak amacıyla havalandırmaya gereksinim duyulur [4]. 2. MATERYAL VE YÖNTEM Araştırmanın ana materyali, Türkiye'deki seraların işletmesindeki genel özellikleri, ısıtma sistemleri, konstrüksiyon ve örtü elemanları, toprak yapısı, sulama sistemi, seraların projelendirilmesi ve seralardaki süs bitkisi yetiştiriciliğidir. Yapılan bu araştırmada sera üzerine yazılan birçok makaleden faydalanılmıştır. Araştırmada daha önceden seracılık üzerine yapılan araştırmalar ve istatistikler göz önünde bulundurulmuştur. 3. BULGULAR Ülkemizde sera tarımının başlangıcı diğer ülkelerle karşılaştırıldığında oldukça yenidir. Sera yapımı ve sera tarımı ülkemizde 1940'11 yıllarda başlar. Kamu kuruluşlarınca Antalya ve İçel illerinde deneme ve araştırma amacıyla kurulan ilk seraları çevrede bulunan çiftçilerin kurduğu basit seralar izlemiştir. Sera alanları zamanla bu bölgeden Ege ve Marmara bölgesine yayılmış ve bugünkü durumuna gelmiştir [5]. 1960'11 yıllara kadar Antalya ve İzmir bölgelerinde sınırlı düzeyde gerçekleşmiştir. Örtüaltı alanlarda, plastik malzemenin kullanılmaya başlaması ile hızlı bir artış görülToplam Alçak Toplam sera tünel örtüaltı alanı 5023,9 3148,6 8172,5 9137,6 10862,0 19999,6 10643, 1 24573,3 35216,4 14219,2 19615,1 33833,6 17028,6 30327,5 47355,5 19937,7 36638,6 56575,5 22846,8 42949,7 65795,5 25755,9 49260,8 75015,5 28665,0 55571,9 84235,5 müştür. Ülkemiz sera alanlarının yüzde 95'inde sebze, yüzde 4'ünde süs bitkileri, yüzde 1'inde de meyve yetiştiriciliği yapılmaktadır. Türkiye'de toplam 49.600 ha'lık alanda örtüaltı yetiştiriciliği yapılmaktadır. Cam sera alanlarının yüzde 84.5'i (6000 ha), plastik sera alanlarının yüzde 44.1'i (7900 ha) ve plastik tünel alanlarının yüzde 13.4'ü (3300 ha) Antalya ilinde bulunmaktadır [6]. Türkiye'de kesme çiçek üretimi genellikle plastik serada yapılmaktadır. Bunun başlıca nedeni bu tip üretimin diğer üretimlere göre daha ekonomik ve yetiştirilen türlerin isteklerine daha uygun olmasıdır [9]. 1940 yılında sera yapımı ve sera tarımının yaygınlaşmasıyla süs bitkilerinin üretimi de ticari amaçlı başlamıştır. Süs bitkilerin üretiminde ve kullanımında yirminci yüzyılın ortalarında sonra hızlı gelişmeler olmuştur. Süs bitkileri pek çok ülkede ekonomiye katkı sağlayan etkili bir sektör olarak kabul edilmektedir. Seracılık geçmişte, soğuk memleketlerde yetiştirilmesi mümkün olmayan bazı sebze, meyve ve süs bitkilerinin yetiştirilmesini gerçekleştirmek üzere başlamıştır. Amerika'nın öncülüğünü yaptığı seracılıkta Hollanda ikinci sırayı ve Japonya üçüncü, İngiltere dördüncü sırayı almıştır. Sera işletmeciliği Güney Avrupa ve Kuzey Afrika'nın Akdeniz kıyılarına sahip memleketlerde özellikle İspanya, İtalya, Güney Fransa, İsrail ve bazı kuzey Afrika ülkelerinde de son yıllarda büyük gelişmeler göstermiştir [11]. Ülkemiz seralarında süs bitkileri üretimi yüzde 4 gibi çok düşük düzeylerdedir 12]. Türkiye potansiyel olarak uygun ekolojiye, deneyimli üreticilere ve ihracatçılara sahip olmasına rağmen kesme çiçek üretimi ve ihracatı istenen seviyede gelişmemiştir. İhracat 15 yılda ancak 13.5 milyon dolar düzeyine çıkabilmiştir [7]. .t= f • f ~~r Meyv• Sebze SUs bi1kilerl Şekil 1: Seralarda Ürün Dağılımı(%) [21 Örtüaltı yetiştiriciliği daha çok fiziki coğrafya unsurlarına bağlı olarak sürdürülmektedir. Çünkü doğal ortam şartlarını tam manasıyla optimum hale getirmek mümkün olmamaktadır. Teknoloji ne kadar gelişirse ortam şartlarının etkisi o kadar azaltılabilir. Ülkemizde üretilen sera çiçeklerinin üçte biri araştırma sahasında üretilmekte olup, Avrupa ülkelerine ihraç edilmektedir [1 Ol. Günümüzde doğal tür ve genotiplerden süs bitkisi olarak yararlanma çalışmaları büyük önem kazanmış ve bu alandaki araştırmalar yeniden yoğunlaşmıştır. Türkiye, toprakları üzerinde 163 familyaya ait 1225 cins ve 3000'i endemik olan 10.500 türü barındıran, bitki genetik kaynakları ve bitkisel çeşitlilik açısından dünyadaki önemli ve nadir ülkelerden biridir ve bu zenginlik doğal tür ve genotiplerin süs bitkisi amaçlı kullanımları için büyük bir potansiyel oluşturmaktadır [8]. İç mekan süs bitkisi üreten irili ufaklı işletmelerin çoğu Marmara Bölgesi'nde yoğunlaşmıştır. Bunda en büyük etken İstanbul ve Bursa gibi iki büyük pazarın yakınlığı olmuştur. Marmara Bölgesi'ni sırasıyla Ege ve Akdeniz bölgelerinin takip ettiği görülmektedir. Her üç bölgede de plastik sera varlığının cam seralara göre daha fazla olduğu dikkat çekmektedir [2]. Sebzede olduğu gibi süs bitkilerinde de üretim materyali bakımından dışa bağımlılık söz konusudur. Ülkemizde iç piyasaya yöÇATI& CEPH•ETEMMU•ZAGUSTO/S2009 43

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=