~ bir mimar; ve cephe İ. HAKKI MOLTAY: Ülkemizde kullandığımız yeni yapı malzemelerinin çoğu önce ithal ediliyorlar. Pazardaki kullanım miktarı belirli bir büyüklüğe ulaşınca da ya lisanslı üretimi ülkemizde gerçekleştiriliyor ya da başka firmalar benzer teknolojileruygulayarak alternatif markalarla aynı performanslı ürünleri üretmeye başlıyorlar. Malzemelerin kalitatif özellikleri batı ya da uzak doğu ülkelerindekilerle aynı olabiliyor. Ancak bu malzemeleri kullanarak oluşturulan yapı bileşenleri için aynı görüşü paylaşmak zor. Buna sebep olanlar öncelikle maalesef mimar ya da kendini mimar yerine koyan mal sahipleri ya da uygulamayı yapan küçük taşeron firmalar veya onların görevlendirdikleri ustalar. Malzeme satıcılarının da, malzeme satma dışında bir kaygıları olmuyor ve malzeme temel bilgileri eksik olabilen yukarıdaki türden rol sahiplerine eksik ya da malzemenin kullanımı koşullarına göre yanlış bilgi vermeleri nedeniyle, sonuçta oluşturulan yapı bileşenlerinde hatalı uygulamalara neden olunuyor. Dış cepheleri, iç mekanların dış kabuğu olarak düşünüldüğünde çeşitli katmanlardaki malzemelerin ayrı ayrı özelliklerini bilmek yetmiyor. Bunların şantiye koşullarında nasıl biraraya getirilerek, hangi performansın elde edilebileceği bütünleşik olarak değerlendirilmeli. ÇATIVECEPHE: Geleceğin binalarında cepheler sizce nasıl olacak? Neler öngörüyorsunuz? İ. HAKKI MOLTAY: Bina inşa etmenin gelecekte yöntem olarak geçmişten çok farklı olmayacağını düşünüyorum. Bina inşa etme işi geçmişte kutsal bir işti. Özellikle göçebe kırsal yaşamdan yerleşik şehir yaşamına geçişte bu iş maharet isteyen ve bilgiyle yapılabilen bir iş olduğu için hep kutsandı. Mimarlar eski Mısır mede30 ÇATI & CEPHE•TEMMUZ- AĞUSTOS/ 2012 niyetinde yarı tanrı muamelesi görürlerdi. Onlar yalnız yapı tasarlamazlardı. Geometri gibi çok eski zamanlardan bu yana kullanılan müspet bilimleri kutsal sayılan bilgilerle de harmanlayarak, üç boyutlu düşünmenin yöntemleri ile, hatta zaman dediğimiz dördüncü boyutu da işe katarak çok kompleks binaları tasarlamanın tadına varıp, toplumsal yaşamın hep saygı duyulan meslek erbapları oldular. Bu çok boyutlu tasarlama ilkesi bugün de en geçerli yöntemimiz. Geleceğin binalarının tasarım özelliklerinin yanında somut yapı bileşenlerinin ana unsuru olan yapı malzemeleri de geçmiştekilerden öz itibariyle bugün çok farklı olmadığı gibi, gelecekte de çok farklı olmayacaklar. Bina yapım sürecinde binanın bünyesine giren malzemeler genelde minerallerdir. Mineraller doğada iki türdedir. Organik ya da inorganik ve bu mineraller genelde katı, bazen de sıvı olarak elde edilirler. Gelecekte de binalarda kullanılacak malzeme türleri yine baz olarak bu türden minerallerden oluşacaklar. Eski Mısır medeniyetinde de benzer kullanımlar söz konusuydu. Kimya ve fizik bilimlerindeki gelişmelerle performans geliştirme amaçlı kimyasal ve fiziksel yöntemleri daha yoğun kullanarak, aynı baz minerallerden daha yüksek performanslı ve çeşitli yeni malzemeler oluşturmak mümkün olabiliyor. Kimya ve fizik bilgileri minerallerin ısı ya da basınç altında farklı şekiller almalarını sağlıyor. Örneğin ısı yalıtım malzemesi olan taşyünü, eski çağlardan bu yana yapımda kullanılan taşın lif haline getirilip yeniden paketlenmesidir. İleride benzer davranışlarla çok daha yüksek performanslı yapı bileşenleri geliştirildiğini göreceğiz ve bina cephe bileşenleri de bu bağlamda daha yüksek performanslı yapı malzemeleri ile teşkil edilecekler. Gelecekte de ana yapı malzemelerinden yeni bileşenler oluşturmak için teknolojik yenilikler yoluyla farklı performanslarını keşfedeceğiz. Örneğin aerosol denilen bir tür toz mineralin ısı yalıtım performansının belirli koşullarda çok iyi olduğu tespit edildi. Bu türden bir buluş yapı dünyamızda çok nadir oluyor. Teknolojik yenilik yoluyla şimdilerde bu tozu diğer ısı yalıtımı malzeme türlerine kıyasen çok daha ince yapı şiltelerine yükleyerek mükemmel ısı yalıtım performanslı yapı bileşenleri elde etmek mümkün olabiliyor. Aerosol tozu yalnız lifli şilteye yüklenmiyor. Büyük metrekareli yatay yapılarda çatıdan doğal aydınlatma için kullanılan yarı saydam kapalı hücreli plastik örtülerin kapalı boşlukları aerosolle doldurularak çok yüksek ısı yalıtım performanslı ve gene yarı saydam çatı yapı bileşenleri oluşturmak da mümkün olabiliyor. Ben bina cephelerinde de baz minerallerin yapılarda yeni kullanım biçimleri ile çok yüksek performans türleri amaçlayan yeni yapı bileşenleri kullanmayı mümkün kılacak yeni teknolojik yeniliklerin yapı dünyamızda çok sık karşımıza çıkacağına inanıyorum. ÇATI VE CEPHE: Son yılların ağırlıklı konularından birisi de sürdürülebilir mimarlık, yeşil binalar, ekolojik yapılar vb... Bu yaklaşımlar hakkındaki görüşleriniz nelerdir? İ. HAKKIMOLTAY: Yapı dünyasında sürdürülebilirliğin somut sonuçları binalarda sertifikalandırma çalışmaları amacıyla yapılan çalışmalarla oluşuyor. Sertifikalandırma aslında bana göre yeni bir yapım yönetimi sistemidir. Eğer bir sertifika almak amaçlanıyorsa yapım yönetiminizi yeniden gözden geçirmenizgerekiyor. Geleneksel yapım sistemlerinde yapım denetçileri vardı. Ancak bu denetçiler daha çok yapının
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=