~ bir mimar; ve cephe Mimta Mimarlık Başkanı Doç. Dr. /. Hakkı Moltay statik sistemlerinin dayanıklılığını ya da sürekli aynı performansta çalışıp çalışmayacağını denetlerlerdi. Oysa aynı zamanda yapının dinamik unsurlarını oluşturan elektromekanik sistemlerin, ekonomik olarak gerçekten işe yarayıp yaramayacağını tasarım safhasından itibaren denetlemeleri çok olası değildi. Bina maliyeti kavramı olarak ekonomik ömür boyunca ortaya çıkan işletme maliyetleri, özellikle karmaşık büyük yapılarda çok önemli olmaya başladı. Ayrıca binayı işletirken ortaya çıkan bakım ve onarım maliyetleri de binaların karmaşıklığına paralel olarak artıyor. Bütün bu türden sorunları çözme çabaları binalarda sürdürülebilirlik için en önemli adımlardır. Sürdürülebilir bina inşa etmek, yapı tasarım ve üretim süreçlerinde "Bütünleşik Tasarım" dediğim tasarım sürecinin daha yoğun kullanılmasını gerektiriyor. Bütünleşik tasarım için binaların enerji kullanımını irdeleyerek yapılan tasarım en başat davranış. Bu nedenle sürdürülebilir bina tasarımı denildiğinde daha az enerji tüketecek binaları 32 ÇATI& CEPHE•TEMMUZ- AĞUSTOS /2012 1 tasarlamak en revaçta olan yaklaşım. Sürdürülebilir ya da Yeşil Bina tasarımı ve yapıları ile ilgilenenlerin çoklukla karşılarına çıkan ABD'deki Yeşil Bina Konseyi'nin öncülük ettiği sertifikalandırma çalışmaları. Bu konsey çok itibar görüyor. Ve bütün gelişmiş ekonomilerde yapı inşa etmede entegre davranışlar için yol gösterici olan bir sertifikalandırma sistemi ileçok öğretici oldular. Ancak bazı ABD mimarlık çevreleri bu konseyin öncülük ettiği LEED sertifikalı binalar furyasına karşı çıkıyorlar. Bunların içinde Frank Gehry de var. Sürdürülebilir binaya ulaşmak için yalnız çevresel etki değerlendirmesine dayalı analitik yaklaşımlarla yapı inşa etmenin yaratıcılığı etkileyebildiğini ve bu nedenle sertifikalandırma sistemlerinin tasarım mükemmelliğini sınırladığını düşünüyorlar. LEED'e göre sürdürülebilir olmak için ön tasarımdan başlayarak bazı sorunsalların hemen dikkatle incelenmesi gerekiyor. Bunu kolayca yapabilmek, tasarım ve uygulamanın denetimi evrelerinde tanımlanan iki önemli ve revaçta modelin oluşturulmasını adeta bütün yapılar için zorunlu kılıyor. Bunlardan birincisi "Enerji Modellemesi", ikincisiise "Yapı Bilgi Sistemi Modeli-SİM". Gelişmiş ülkelerdeki yapı uygulama süreçlerinde BİM çok önemli bir hale geldi. 30 yıl önce CAD'in, mimarlık ve mühendislik bürolarının çalışma istasyonlarında yardımcı ekipman olarak yer alan T cetveli ve gönyeli çizim masalarının yerine bilgisayar klavyesi ve ekranını geçirmesine benzer olarak, bu defa software olarak CAD programları BİM programları ile birlikte kullanılarak bütün tasarım ve uygulama süreçleri değiştiriliyor. BİM ile yine CAD programları ile çizim yapıyorsun ama o çizim eylemi ile aynı zamanda geliştirilen "Yapı Bilgi Sistemi Modeli" yardımıyla, örneğin yapıda bir dış duvar çizerken üzerinde çalışılan plan muhtevasında aynı zaman bu duvarın bütün performans özelliklerinide yükleyen bir bilgi kümesini de üzerinde çalışılan pafta muhtevası olarak yüklüyorsun. Bu pafta tesisat mühendisine gittiğinde o bir toplantı isteyip dış duvardan beklenen performansın ne olacağını sormuyor ya da kendi kendine şu olmalıdır diye karar vermiyor. Sonuçta bina içindeki bütün alt sistemlerin bütünleşmesi çok kolay koordine edilebiliyor ve tasarım sırasında karar-destek sistemleriyle bütün alternatifleri de kıyaslayarak daha doğruya yakın karar etaplarını mümkün kılan, ilk ve işletme maliyetlerinin tümünü dikkate almayı amaçlayan, "Enerji Modellemesi" yöntemiyle birlikte daha sürdürülebilir yapılar yapma olanağına kavuşuluyor. Türk inşaat sektörünün de en acil gereksinimi bana göre tasarım sürecinden "as build" çizimlerinekadar bütün mühendislik işlerinde "CAD out, CAD+BİM in" olduğu varsayımını vurgulamak olur diye düşünüyorum. ~
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=