ÇATI & CEPHE • TEMMUZ - AĞUSTOS / 2013 39 teknolojinin gelişiminden yararlanmaktadır: şeffaflıkla çok renklilik, özellikle renkli küçük parçacıkların yan yana getirilmesi ile oluşturulan, degrade parçaların kullanılmasıyla cephelerin sakin bir şekilde etkilenmesiyle iç hacimler üzerinde kullanılan renklerin projeksiyonu ile zenginleştirilmiştir. Çinko bu renkliliğe çok yönlü marifetleri ile eşlik etmektedir. Grinin ötesinde Çinkonun ufku artık sadece gri değil. On yıldan daha uzun bir süredir, altı yeni ton olarak karşımıza çıkıyor. Göze parlak gelen ve satüre renklere karşın, bu renk paleti öncelikle malzemenin doğası ile uyumlu olmaya çalışıyor ve doğal lifin şeffaflığını sağlıyor. Tonların varyetesi, kendi polikromisini yaratması amacıyla, çinkonun çok renkli çevreye uyması için özenle belirlenmiş. Siyah gerçek bir renktir Çağdaş resim sanatı siyahı renkler arasına almıştır. Mimaride yer alan siyah bugün tüm zamanların en çağdaş tonudur. Gölgeleri silerek, mimariye gerçek anlamda meydan okurken, hafif ışık eğilimi gösterdiği hacmin ve kabartmanın, geleneksel ifade etme araçlarından biri haline gelmiştir. Ancak koyu tonda tasarlanmış binalarda dahi antrasit çinko endüstriyel sacla kaplı (veya lak ile kaplı) plakalarla üretilenin oldukça uzağında, ışığı ve yansımalarıyla özellikli bir metal olarak kalmıştır. Buna bağlı olarak, tasarımcı da, ANTHRAZINC’in üretildiği Rodez’in yerlisi, Pierre Soulages’ın resimlerindeki ışık ve siyahın mimari dengini bulmak için aydınlık ve karanlık arasındaki bu boşlukta yerini almaya davet edilmektedir. Zamanın renkleri Bir ya da daha fazla renk... Plastik sanatların teorisyenleri, bir rengin ancak diğerleriyle ilişki içerisinde olması halinde bir değer kazandığını göstermişlerdir. Ancak mimaride, yakın çevrede, iklim renk parlaklığı üzerinde etkilidir -gökyüzü ile kontrast, renkleri dolgunlaştıran ya da hafifleten ışık değişikliği- ve geçici olarak çinkonun yüzeyini değiştiren, mattan satene hatta parlaklığa götüren... Benzeşmeden kontrasta VMZINC’te hazırlanan tonlar, aynı zamanda kontrast üzerinde oynanmasını da sağlıyor. Kahverengi ya da yeşilden farklılaşan bu tonlar, tarihi bir yapının yakınında korunan ya da şehrin içerisinde ya da çevre köylerde bir binanın eklenmesini kolaylaştıran, doğal bir ortamla mükemmel bir şekilde birleşiyorlar. Bunun tersi, kırmızı ya da siyah bir yapıyı belirginleştirirken, onu bir şehir ortamında fark edilir bir sıraya da yükseltebilmektedir. Ancak çinkonun gücü, diğer yapı maddeler ile kolayca birleşmesinden geliyor, onlara değer katıyor, mineral yapılarını güçlendiriyor (doğaltaş, pişmiş toprak) ya da doğal görünümlerini güçlendiriyor (ahşap, bitki) ya da onların endüstriyel boyutlarını destekliyor (cam, çelik). Renk ve doku Renk, aynı zamanda maddenin yapısına, bina görüntüsünün görsel yapısındaki gücün hatlarına ve gölge etkilerine de bağlıdır. Uzaktan bakıldığında çinko kaplamalar, binaların hatlarına orijinal bir hacim kazandırır. Ortalama bir mesafede, eğim ile beraber birleşim yerlerinin uyumu fark edilmeye başlayabilir. Bu birleşme yerlerinin kendi değerleri vardır, Mondrian tramlarında olduğu gibi gölgeli olabilecekleri gibi QUARTZ-ZINC gri renklendirici bir değere sahip olabilirler. Yakından bakıldığında, yükselen dikkat dokudur. Kaplamalar, perforeler, dalgalanmalar ışığı farklı olarak yansıtırlar. Uzaktan bakıldığında yapısal ve gölgeli bir mimari eser yakınlaştıkça hafifleşir. Burada, rijit monolit titreşmeye başlar; çünkü çinko kaplaması ancak birkaç metreden görülebilen birleşim yerleri ile çok sayıda hattı ortaya koyar. Çinko, basit bir büküm ve kenet ile yatay düzlemde küçük parçaların birleşmesiyle uygulanmış. Ahşap destek üzerine vidalı klipsler ile sabitlenmişler.
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=