ÇATI & CEPHE • KASIM - ARALIK 2015 41 ğim koskoca Midilli’de bir tane bile bitmemiş çatısı olan bina görmedim. Tüm binaların kırma çatılı olduğu ada, sırf bu yüzden insanı estetik olarak yakalıyor. Ayvalık’a döndüğümde ise bizdeki sorunlar daha fazla gözüme çarptı. Çatılarımızı kaybetmişiz. Bu olumsuz fiziki çevrenin ancak uzun yıllar sonra düzelebileceğini tahmin ediyorum...” Cepheler kentsel mekanın en önemli dekor unsurudur “Cepheler insanları etkiler. Çünkü cepheler kentsel mekanın en önemli dekor unsurlarıdır. Bizler, ağaçlar, parklarla birlikte aslında ağırlıklı olarak o dekorların içinde yaşarız. Bu unsurlar bizi sanatsal veya entelektüel olarak düzgün bir kent boyutuna taşırlar. Şu an geldiğimiz noktada ise maalesef bir fecaat görüyorum. Kentsel dönüşümle beraber ciddi bir yapı stoğu yenileniyor. Fakat master plansız yenilendiği için gelişmeler çok da olumlu olamıyor. İleride daha kontrollü bir kentsel çevreye sahip olabilecek miyiz, onu bilemiyorum. Estetiğin yanında teknik performans açısından daha iyiye gidiyor olduğumuzu düşünüyorum. Yapı malzemelerindeki gelişmeler bize bunu sağlıyor...” Cephe danışmanlığının önemi anlaşılıyor “Cephe danışmanlığı sektörde çok önemli bir unsur oldu. Fakat bu hizmeti verebilen birkaç firma dışında bu konuda bir eksiklik olduğunu görüyoruz. Arz ve talep arasında bir dengesizlik var. Firma sayısı çok az ve yetmiyor. Cephe danışmanlığının önemi anlaşıldıkça bu eksiklik daha da çok hissedilecek. Malzeme üreticileri ise çok aktif ve duyarlılar. Ofisimizde devamlı yeni malzeme tanıtımları yapıyorlar. Bizi her konuda bilgilendiriyorlar. Biz de yeni malzemeleri tanımaktan ve projelerimize dahil etmekten memnuniyet duyuyoruz. Yalıtım sektörü günden güne kendini geliştiren bir sektör. İmalat kontrolleri ciddi boyutlarda yapılıyor, tüketicinin de bilinci artıyor. Bunun tekil binalara kadar inmediğini söyleyebiliriz fakat yine de en azından çark dönmeye başladı. Gerisi gelecektir...” Organik mimariyi beğeniyorum “Cephelerde genel problemler de olsa yaratıcı formlu binalar ilgimi çekiyor. Organik mimariyi beğeniyorum. Mesela Dubai’deki dünyanın en yüksek binası olan Burj Khalifa... O sivri kulesiyle gerçekten estetik olarak gözümü ve ruhumu okşayan bir bina. Bence çok dengeli, güzel kurgulanmış ve kalem gibi gerçekten güzel bir bina. Ama cephesi ancak dağcılar tarafından temizlenebiliyor...” “Hayat ve doğa 90 derecelerden oluşmuyor. Kolay ve ekonomik olarak inşa edebilmek için 90 derecelik binalar inşa ediyoruz. Bu anlamda Frank O’Gehry’nin, Hadid’in binaları çok hoşuma gider. Fakat organik formlu binaların cephelerinde detay problemleriyle çok karşılaşılır. Damlalıklar, denizlikler genelde problemlidir. Dolayısıyla bu tarz estetik bulduğum cephelerde her zaman sağlıklı işler yapılamadığına şahit oluyorum...” Tümüyle cam kaplı binadan hoşlanmıyorum “Tümüyle cam kaplı binalar yapmaktan ve görmekten pek hoşlanmıyorum. Tamamı cam kaplanmış binaya muhalif olduğumu söyleyebilirim. Estetiği ve fonksiyonu bana bir şey ifade etmiyor. Kendi binalarımda solid olan materyali tercih ediyorum. Binada taş dokusunu önemsiyorum. Alüminyum ise mecbur değilsem çok tercih ettiğim bir malzeme değil...” Mehpare Evrenol’un devam eden projelerinden birisi Ataköy Seapearl
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=