Çatı ve Cephe Sistemleri Dergisi 76. Sayı (Eylül-Ekim 2018)
cativecephe.com Çatı & Cephe / Eylül-Ekim 2018 30 panel CİHAN KALAY / Mimar cihankalay@gmail.com www.cihankalay.com Sandviç Panel Sektörünün Geleceği ile İlgili Yorumlar - V “S andviç Panel Sektörünün Geleceği ile İlgili Yorum- lar” başlığı altındaki bu beşinci yazıma, bir önceki yazımda bahsetmeye başladığım “kalite” konusu ile devam edeceğim. Türkiye’de üretilen bir ürünü, yurt dışına satabilmek için sahip olunması gereken en önemli değerin “kalite” olduğuna inanan bir kişi olarak, 2000’li yılların başında yaşadığım bir olayı aktararak başlamak istiyorum. O yıl- larda, bazı yalıtım uygulamalarında, bir Yunan firmasının ürünlerini kullanı- yorduk. Kullanım miktarımız artınca ve daha da artacağı belli olunca, tanışmak ve bayilik anlaşmaları yapmak düşün- cesi ile Yunanistan’a gitmeye karar ver- dik. Tanıtım kitapçıkları, broşürler ve malzeme numuneleri ile Alman firma- larından hiçbir eksiği bulunmayan bu Yunan firmasının üretim tesislerini gör- düğümde, yaşadığım hayal kırıklığını anlatamam. Bizim, merdiven altı olarak bile değerlendiremeyeceğimiz tesisin firma sahibi baba ve oğlu, yaptığım değerlendirmeyi yüzümden okumuş olacaklar ki; yeni üretim tesislerinin inşaatının sürmekte olduğunu, beş-altı aya kadar yeni tesislerine geçeceklerini anlattılar. İnanılmaz döküntülükteki bir tesise sahip firmayı, dünyanın en kali- teli firmalarından biri olarak lanse ede- bilmelerine şaşırmış ve bunu başarma- larını takdir etmiş; fakat kandırılmış bir kişi olmanın ezikliğini hissetmiştim. O günlerle ilgili olarak, firma sahiplerinin; firmalarının ve ürünlerinin ne kadar kaliteli olduğu konusunda anlattıkla- rını, satış için yapılan beceriksiz yalan- lar olarak dinlediğimi anımsıyorum. Aradan yaklaşık bir yıl geçtikten sonra, aynı firmanın daveti ile ziyaret- lerine gittiğimizde, bizi yeni tesislerinde ağırladılar. Her şey çok güzeldi. Öyle bir üretim tesisi yapmışlardı ki; kaliteli bir dünya firmasında olduğunuzu his- sediyordunuz, yaşıyordunuz. Akşam yemekte, gün boyunca yaşadıklarımın verdiği rahatlama ile bir yıl önce eski tesislerinde hissettiklerimi anlattım. Firma sahibi bana, “Yeni tesise daha çabuk geçebilmek için, eski tesise yapı- lacak masrafları kısmıştık, eski tesise hiçbir müşterimizi davet etmiyorduk. Siz baskın yapar gibi geldiniz, sizin ziya- retinizi engelleyemedik” dedi. Sonuçta, Yunanlı arkadaşlarımız “kalite” kavramını, çıkarları doğrultu- sunda -biraz- esnetmişlerdi. Son yıllarda, bizde, kalite kavra- mının başına gelenleri anlatabilecek söz bulmakta zorlanıyorum. Ne yazık ki, günümüzde, kalite kavramının ne değeri kaldı, ne de kalite kavramını önemseyen kişiler. Kalite belgeleri, üç kuruşa satın alınarak çerçevelettirip duvara asılan önemsiz evraklar haline geldi. Bu belgeler, satışlarınızda sizi destekleyen bir güç olmaktan çoktan çıktı. Kalite kavramının yerini; yandaş- lık, işi bitirme, adamını bulma, götür- meyi bilme, vs. gibi yeni -güncel- kav- ramlar aldı. Gelişip serpilebilecek, ülkeden ülkeye geçerek satışlarını geliştirebi- lecek firmalarımız, hayatta kalabilme mücadelesi vermeye başladı. Düzgün kişiler, ne acı ki, güncel kavramlarla nemalanmayı düşünmek zorunda kaldı. Günlük yaşantımızda bile bulun-
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=