Çatı ve Cephe Sistemleri Dergisi 79. Sayı (Mart-Nisan 2019)

cativecephe.com 32 Çatı & Cephe / Mart-Nisan 2019 bir mimar; ve cephe teker dizilip cephe oluşturuluyor ve bence daha değerli oluyor. Gelenek- sel malzemeler, insanın en yakınında, ulaşabileceği şeylerdi. Bahçede killi toprak varsa, biraz su ve kireçle, alçıyla karıştırıp duvar, cephe üretilebiliyordu. Maliyeti neredeyse sıfırdı. Ve en sür- dürülebilir malzeme de onlardı. Şimdi teknolojinin sunduğu avantajları savu- nuyoruz ama içine onları kattığımız zaman yapı elemanının geri dönü- şümü zorlaşıyor. Dolayısıyla gerçek doğa dostu binalardan uzaklaştığımızı düşünüyorum. Sanayi devriminden bu zamana kadar geçen sürede doğayı çok unut- tuk. Şimdi de ürettiğimiz malzemeler artık sürdürülebilir, ekolojk, yeşil veya doğa dostu olsun diye çeşitli arayış- lara giriyoruz. Malzemeler gelişti, per- formansları arttı ama biraz doğadan koptuk. Ayrıca aynı performans gele- neksel malzemeyle de karşılanabilir miydi, akademik camiada şimdi bu sorunun cevabı aranıyor. Tabii bunun da bir sınır var. Mesela kerpiç sürdü- rülebilir bir malzeme ama kerpicin performansını artırmak amacıyla çok sayıda sentetik veya bitümlü malzeme de katılıyorsa o artık kerpiç olmaktan çıkıyor, doğallığını yitiriyor... Ama tabi ki günümüzde sadece geleneksel malzemeyi kullanarak ihtiyaç duydu- ğumuz yapıların çoğunu yapamayız. O yüzden çağdaş malzemeler de kul- lanmamız lazım. ÇATI VE CEPHE: Gelecekte cephe- lerde neler olacak? MUSTAFA ÖZGÜNLER: Benim en yakın öngörüm “Otonom Cepheler”. Mesela gelen güneşin şiddetine göre saydamlık oranı değişen, objektifin diyaframı gibi çalışan veya güneşe doğru dönen, karar verebilen, biçim ve açı değiştiren, yağmur yağarken saçakları uzayan, kendi kendine temiz- lenen, hareketli cepheler... İhtiyaca göre kendini opaklaştıracak ya da saydamlaştıracak... Bu tip cepheleri oluşturan malze- melerin bir kısmı halen kullanılıyor ve gün geçtikçe fiyatları ucuzluyor, yaygınlaşıyor. Bitkilendirilmiş çatı ve cephelerin de yaygınlaşacağını düşü- nüyorum. Fakat onun da bir sınırı var. Çok fazla bitkilendirmenin de handi- kapları bulunuyor, bakımları zor ve maliyetli olabiliyor. Diğer taraftan cephelerin incelece- ğini tahmin ediyorum. Şimdinin 20-30 santimetre kalınlıktaki duvarları belki 5 santimetre kalınlığa inecek. Bu da, yoğun şehir dokusunda, yer kazancı dolayısıyla büyük bir avantaj sağlaya- cak. Kalınlık azalacak ama performans yükselecek. ÇATI VE CEPHE: Kişisel olarak form ve malzeme olarak tercihleriniz ne yönde? MUSTAFA ÖZGÜNLER: Ben doğaldan yanayım. Mesela uzmanlı- ğımın yangın olmasından dolayı biraz da şakayla karışık, beni hep ahşap düşmanı olarak görürler. Ama ahşabı çok severim. Keşke her yer ahşap olsa. Ahşap malzeme, yanmaz denilen bir- çok malzemeden daha fazla yangına dayanıklı. Fakat bu tabii ki yangın mer- diveninin ahşaptan yapılması gerektiği anlamına gelmiyor. Doğal malzeme kullanımını ya da birleşiminde doğal malzeme olan yapı elemanlarını tercih ediyorum. Ama doğal malzemelerin de maalesef belli sınırları ve ömürleri var. İhtiyaç doğal malzeme ile karşıla- namıyorsa elbette ki endüstriyel ürün kullanılacak, bu kaçınılmaz... Çağı yansıtan cepheleri beğeniyo- rum. Yani hangi çağda yapıldıysa o çağa uygun cepheler hoşuma gidiyor. Özellikle geçmişi veya geleceği taklit eden cepheleri ise beğenmiyorum. 100-150 yıl öncesinin cephe tipini bugünkü teknolojik malzemelerle yeni- den taklit etmek pek mantıklı gelmiyor. Çelik bir binaya kemerli pencereler yakışmıyor. Diğer taraftan Zaha Hadid ve Gau- di’nin organik mimarilerini de sevi- yorum. Yani cephede “uçulabilir”. Uçabilmesi sakıncalı değil ama tüm fonksiyonel ihtiyaçları da karşılaması gerekiyor. Konfor ihtiyaçları doğal yöntemlerle halledilmiş binalar da hoşuma gidiyor. Yüksek yapılarda konfor ihtiyaçlarını minimum enerji ile çözmek çok zor. Ama bazı yüksek ve estetik binalarda bu çok güzel başarılabiliyor. Bir de abartılı derecede büyük yapıları sev- miyorum. Kentsel dönüşüm maalesef buna kapı açtı. 5 katlı binalar yıkılıp 25 katlı binalar dikildi. Bu yaklaşım şehri de öldürüyor, insanı da öldürüyor. ÇATI VE CEPHE: Bir akademisyen

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=