BAU Teknolojileri Dergisi 5. Sayı (Eylül-Ekim 2022)
41 BAU TEKNOLOJİLERİ • Eylül-Ekim / 2022 SÖYLEŞİ imkanlarla mümkün olmuş ve hafifle- yen bina ağırlığı, daha yüksek yapılar yapmaya olanak vermiştir. Bu gelişmeler, camı sadece pencere olması dışında daha farklı konuma oturtmuştur. Günümüzde doğal taş, yapay taş, kompozit ve metal levhalarla birlikte kullanılan cam, yüksek yapıların vazgeçilmez malzemesi haline gelmiştir. Dış kaplamalar, yapının dış atmos- ferle doğrudan temas eden yüzeylerini oluşturur. Doğrudan yapı dışından yani atmosferden gelen zararlı etkiler- den duvar çekirdeğini koruma görevi bu kaplama malzemesi tarafından karşılanmaktadır. Bu amaçla kullanı- lacak kaplama malzemelerinde bulun- ması gereken pek çok özellik vardır. Dış cephe kaplamalarının, atmosferin kimyasal etkilerine dayanıklı olması, güneş ışınlarının zararlı etkilerinden bozulmaması, sıcaklık farkları dola- yısıyla oluşacak genleşme ve daral- malardan zarar görmemesi, yağış sularından bozulmaması ve suyu içine almaması, don etkisiyle bozulmaması, içten gelen ve iç yüzeyde oluşan buha- rın dışarıya çıkmasına engel olma- ması gibi özelliklere sahip malzemeler olması gerekir. Yapı fiziğiyle doğrudan ilgili bu gibi özellikler dışında, dış kaplamalar binanın görünen yüzünü oluşturduğu için: renk, doku özellikleriyle birlikte estetik yönden de binayı takdim edici nitelikleri bünyesinde toplaması gerekir. Dış cephe giydirmeleri, bina cep- hesine uygulanabilme yönünden; sıva- lar, yapıştırıcıyla tespit edilen plaka halindeki rijit kaplamalar, prefabrike duvar kaplama ve panelleri, konstrük- siyon sistemiyle tespit edilen plaka halindeki rijit kaplamalar ve giydirme cepheler olmak üzere temelde beş ayrı grupta ele alınır. Dış kaplama çeşitle- rinde ise çok sayıda alternatif bulunur. Bunlar; boyalar, cam mozaikler, opak cam kaplamalar, seramik kapla- kullanımı • Geometrik formlar • Büyük cam duvarlar, bant pence- reler… öne çıkan özellikler ara- sında sayılabilir. 1980’lerde reaksiyon akım ola- rak postmodernizmi görürüz. Farklı dönemlere ait tasarım öğelerini kul- lanır. Simgesel süslemeler yine gün- deme gelir. 1990’ların ortalarından itibaren hightech, dekonstrüktivizm gibi farklı stiller de çıkar. Tüm bu akımlar en çok formlar, kabuklar ve cephelerden takip edilir. Günümüzde yüksek teknolojili, yüksek katlı yapılarda cam ve çelik giydirme cephe çözümleri yoğun ola- rak kullanılırken, az katlı binalarda coğrafyasına-kültürel dokusuna bağlı olarak farklı cephe karakterleriyle kar- şılaşıyoruz. Cepheyi, içeride kapsadığı işlevin, mekanın, formun, dışa yansıması ola- rak görmeyi doğru buluyorum. Tasa- rım bir bütün olarak ele alınmalıdır. Cephe tasarımında Türkiye’deki ve dünyadaki standartlar konusunda bilgilendirebilir misiniz? Doğru cephe tasarımı hangi çerçevede olmalıdır? İlk çelik konstrüksiyonlu giydirme cepheli gökdelen 1883 yılında Chica- go’da yapılmıştır. 1928 yılında Fran- sa’da camın taşıyıcı özelliğinin gelişti- rilmesi, yani temperlemenin keşfiyle, tamamen şeffaf yapılar tasarlanabilir hale gelmiştir. Bundan sonra herhangi bir çerçeve kullanmadan cam ile tasa- rımlar yapılabilmeye başlanmıştır. 2.Dünya Savaşı sırasında üretim kapasitesi artan alüminyumun savaş sonrası piyasaya ucuzlayarak girme- siyle,1950’li yıllarda giydirme cephe sistemleri patlama yaparak yayılmış- tır. Cam ve alüminyumun cephelerde birlikte kullanılması, gelişen teknolojik malar, prese tuğla kaplamalar, doğal/ yapay taş plakalar, çimento levha- lar (fıbercement), bakır, kurşun gibi metal kaplamalar, polimer kaplama- lar (siding), ahşap kaplamalar, sand- viç paneller, yapay çim kaplamalar (grassiding), kompozit levhalar, dikey bahçeler, plastik şişme cepheler, kom- pakt laminat levhalar, metal mesher (paslanmaz çelik, alüminyum, bakır, galvaniz), polikarbonat panellerdir. Doğru cephe tasarımında; Her zaman yapı bir bütün olarak ele alın- malıdır. İç mekan-dış mekan kurgusu birlikte oluşturulmalıdır. Cephe de bu tasarım sürecinden kopartılmadan, şehir ile kurduğu ilişkideki rolünü unutmadan, bulunduğu yerdeki doku- nun bir parçası olma gayretiyle, yapılı çevreyi dikkate alarak tasarlanmalıdır. Cephe uygulamalarında mutlaka dikkat edilmesi gereken hususlar nelerdir? Binanın bulunduğu bölgeye, iklim koşullarına, kullanım amacına bağlı olarak malzeme seçimi yapılmalı ve uygulama yöntemlerine karar veril- melidir. Isı, ışık, enerji kontrolü, ses, yangın, su yalıtımı, cam seçimi oldukça önemlidir. Yüksek yapılar da cephenin doğal hava koşullarından etkilenmesi küçük ölçekli yapılara göre çok daha farklıdır. Dolayısıyla yüksek yapılarda cepheler multi disip- linler tarafından bir alt başlık olarak ele alınmalıdır. Türkiye’den ve dünyadan en iyi cephe uygulamalarına örnekler verebilir misiniz? Ben yapıya tek başına cephe olarak bakmadığım için, şu binanın cephesi ne güzeldi diyemeyeceğim. Ama Richard Rogers’ın, R.Piano’nun yapı- form-cephe yaklaşımlarını beğe- nirim.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=