24 Ocak 2014 | UYGULAMA 48. Sayı (Ocak-Åžubat 2014)

Kuveyt'in en yüksek binası olan Al Hamra Firdous Tower, kendi içine doğru katlanıyormuş izlenimi veren bir tasarıma sahip. Bu sayede binada bulunanlar için seyir zevki maksimum seviyeye çıkartılmış, solar ısı kazanımı ise en aza indirgenmiş. Ofis katlarında manzara ve günışığı sağlaması amacıyla cam cephe tercih edilmiş. Güney cephesindeki duvar ve yapısal omurga ise kireç taşı kaplama ve kireç taşı mozaiklerinden oluşuyor.
Mimar: Skidmore, Owings & Merrill
Proje Geliştirici: Al Hamra Real Estate and Entertainment Co.
Konum: Kuveyt
Arsa alanı: 10 bin m2
Büyüklük: 195 bin m2
Yükseklik: 412 metre (74 kat)
Bitiş tarihi: 2011

Time Dergisi tarafından 2011’in en iyi inovasyon çalışmalarından birisi olarak seçilen, Skidmore Owings&Merrill (SOM)’in tasarladığı Al Hamra Firdous Tower, Kuveyt’in en uzun binası...


Simgesel yapı, kendi içine doğru katlanıyormuş izlenimi veren bir tasarıma sahip. Bu sayede binada bulunanlar için seyir zevki maksimum seviyeye çıkartılmış, solar ısı kazanımı ise en aza indirgenmiş. 2011 yılında tamamlanan ticari kompleks ofisler, sağlık kulübü, sinema ve yemek katı olan bir alışveriş merkezi barındırıyor.


Kuveyt şehrinin ortasında 412 metreye yükselen Al Hamra Firdous Tower, heykelsi ikonik formuyla bir kent simgesi olmuş ve Basra Körfezi’ne nefes kesici bir manzara sunuyor. Basit bir oyma işlemi ile yaratılmış formun saflığı, Kuveyt’in kalbinde ebedi ve şık bir simge haline gelmiş.   


Görüşü maksimuma çıkarmak ve solar ısı kazanımını en aza indirgemek amacıyla her ofis katının güneye bakan çeyreği oyulmuş. Bu oyuk, bina yükseldikçe batıdan doğuya doğru kayıyor. Bunun sonucunda zengin, tek parça taştan oluşan bir güney duvarı ve kenarlarında zarifçe burkulan bir kurdele gibi dönen bir cephe oluşmuş; kulenin simgesel formu ortaya çıkmış... 


Binanın görünümü zarif, şık ve modern bir heykele ya da yarımadanın biçimini yansıtan hassas bir cam örtünün arkasına gizlenmiş bir figüre benziyor. Yapının formu körfeze bakan kuzey, doğu ve batı yüzlerinde şeffaflık sunarken, güneydeki şiddetli çöl güneşine karşı ise neredeyse tamamen kapalı.  


Güney duvarı solar ışınımı azaltmak amacıyla oluşturulmuş. Açıklıklar, güneşin pozisyonu ile cephenin ilişkisi temel alınarak yerleştirilmiş. İç duvar geometrisi, solar ısı kazanımını azaltma hedefine karşılık gelecek şekilde tasarlanmış. Güney duvarı binayı kritik çevre koşullarından korumanın yanı sıra binanın omurgasını da oluşturuyor. Kulenin en yüksek noktasındaki tasarım hem oymalı duvarların karmaşık geometrisini çözüyor hem de heykelsi formun sonsuzluğa doğru ilerlediğini ima ediyor. Kulenin her katında iki kanadı birbirine bağlayan bir köprü bulunuyor. Bu köprü, güney duvardaki derince yontulmuş pencereler, diğer tarafında yarımadanın üzerindeki şehir ve ardında uçsuz bucaksız çöl manzarasıyla etkileyici bir mekânsal deneyim yaşatıyor. 


Kule, kiracılarını 20 metreye kadar yükselen etkileyici bir lobi ile karşılıyor. Lobinin tavanı, kuleyi taşıyıcı olarak destekleyen bol eklemli, katmanlı ve pullu bir yapıdan oluşuyor. Bu yapı, binayla tamamen entegre olarak kule ile temeli arasında süreklilik sağlıyor ve güçlü bir etki yaratıyor. 





Cephe Kaplaması
Dış duvar iki temel tipten oluşuyor. Ofis katlarında manzara ve günışığı sağlaması amacıyla cam cephe tercih edilmiş. Güney cephesindeki duvar ve yapısal omurga ise kireç taşı kaplama ve kireç taşı mozaiklerinden oluşuyor. 


Duvar
Taş giydirme: 40 mm Jura kireçtaşı, katman 10/11, kumlanmış ve fırçalanmış
Mozaik giydirme: 8 mm Jura kireçtaşı, katman 10/11, fırçalanmış 


Cam cephe giydirme
6 mm berrak cam + PVB + 6 mm Clear Guardian Sunguard Silver 20 #4 + 16 mm Air Space + 6 mm Clear Pilkington YBE0180#5 (İkinci low-e kaplama sadece düz cam panellerde uygulanmış)

 

---

R E K L A M